Doğum Kontrol Hapı Kullanmak Yumurtalık Kanseri Riskini Azaltır mı? Dr. Derman Başaran – Ankara Kadın Doğum ve Kadın Has

Doğum Kontrol Hapı Kullanmak Yumurtalık Kanseri Riskini Azaltır mı? Dr. Derman Başaran – Ankara Kadın Doğum ve Kadın Hastalıkları Uzmanı Yumurtalık kanseri, kadın üreme sistemi içerisinde yer alan yumurtalıklarda gelişen bir kanser türüdür. Yumurtalık kanseri genellikle erken evrelerde belirti vermediği için teşhisi zor olabilir. Bu nedenle çoğu zaman ileri evrelerde fark edilir. Yumurtalık kanseri genellikle çevreleyen dokulara yayılmadan önce karın içinde ilerler. Yayılma genellikle karın zarı (peritoneum) yoluyla olur ve bu da kanserin karın içerisinde farklı bölgelere yayılmasına ve metastaz yapmasına neden olabilir. Yumurtalık kanseri neden oluşur? Yumurtalık Kanserinin belirtileri nelerdir? Yumurtalık kanseri ameliyatı zor mudur? Yumurtalık kanseri ölümcül müdür? Yumurtalık kanseri ameliyatı zor mudur? Doğum kontrol hapları yumurtalık kanseri riskini azaltır mı? Bu sorulara yazımızın devamında yanıt vereceğiz. Yumurtalık Kanserinin Belirtileri Nelerdir?Yumurtalık kanseri, farklı histolojik tiplere sahip olabilir. En sık görülen türleri epitel kökenli yumurtalık kanseri, germ hücreli tümörler ve stromal tümörlerdir. Her bir türün farklı tedavi yaklaşımları ve prognozları vardır.


Yumurtalık kanserinin belirtileri genellikle karın bölgesinde şişlik, hazımsızlık, iştah kaybı, karın veya pelvik ağrı, sık idrara çıkma, kabızlık veya ishal, kilo kaybı, yorgunluk gibi nonspesifik bulgular olabilir. Ancak bu belirtiler pek çok farklı durumda da ortaya çıkabilir, bu nedenle yumurtalık kanserinin erken teşhisi zor olabilir. Yumurtalık kanseri teşhisi, fizik muayene, ultrasonografi, kan testleri, bilgisayarlı tomografi (BT), manyetik rezonans görüntüleme (MRG) ve bazen cerrahi işlemlerle yapılabilir. Yumurtalık kanseri, erken aşamalarda genellikle belirti vermez ve tanısı zor olabilir. Bunun nedeni, yumurtalık kanserinin yaygın olarak ilerlemiş bir aşamaya ulaşmasının ardından belirtiler ortaya çıkmasıdır. Bununla birlikte, yumurtalık kanserinin bazı yaygın belirtileri şunlar olabilir:

  1. Karın bölgesinde şişlik veya şişkinlik hissi: Karında sürekli olarak şişlik veya dolgunluk hissi olabilir.
  2. Karın veya pelvik bölgede ağrı: Karın veya pelvik bölgede sürekli veya sık sık ağrı hissedilebilir.
  3. İştah değişiklikleri: Ani kilo kaybı, iştah kaybı veya doymuş hissetme gibi değişiklikler yaşanabilir.
  4. Mide bulantısı veya sindirim sorunları: Sık sık mide bulantısı, hazımsızlık, kabızlık veya ishal gibi sindirim sorunları ortaya çıkabilir.
  5. İdrar problemleri: Sık sık idrara çıkma, idrarda kan görülmesi veya idrar yaparken ağrı hissi gibi belirtiler görülebilir.
  6. Pelvik veya bel ağrısı: Pelvik bölgede veya belde sürekli veya sık sık ağrı hissedilebilir.
  7. Yorgunluk: Sürekli yorgunluk hissi veya enerji kaybı yaşanabilir.
  8. Cinsel ilişki sırasında ağrı: Cinsel ilişki sırasında ağrı veya rahatsızlık hissedilebilir.

Bu belirtilerden herhangi biri uzun süre devam ediyorsa veya endişe verici bir şekilde ilerliyorsa uzmana görünmeniz gerekmektedir. Yumurtalık Kanserinin Tedavisi Nasıldır?

Yumurtalık kanserinin tedavisi, genellikle cerrahi, kemoterapi ve radyoterapi gibi yöntemlerin bir kombinasyonunu içerir. Tedavi planı, hastanın tümör evresine, histolojik tipine, genel sağlık durumuna ve diğer faktörlere bağlı olarak belirlenir. Yumurtalık kanseri, genellikle erken evrede fark edilmediği için prognozu genellikle diğer kanser türlerine göre daha kötüdür. Ancak erken teşhis ve uygun tedavi ile prognoz iyileştirilebilir. Bu nedenle, belirtileri fark eden veya risk faktörlerine sahip olan kadınlar, düzenli kontroller ve gerekli tetkikler için bir sağlık uzmanına başvurmalıdır. Yumurtalık Kanseri Ameliyatı Nasıldır? Yumurtalık kanseri ameliyatı, hastalığın tedavisinde önemli bir rol oynar. En yaygın olarak kullanılan ameliyat türü, tümörün ve etkilenen yumurtalığın cerrahi olarak çıkarılmasıdır. Bu ameliyat, genellikle açık cerrahi veya laparoskopik cerrahi olarak gerçekleştirilir. Yumurtalık kanseri ameliyatı için tercih edilen yöntem, hastanın durumu ve tümörün yayılma derecesi gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir. Genellikle iki ana yöntem kullanılmaktadır: açık cerrahi ve laparoskopik cerrahi. Her iki yöntemin de avantajları ve dezavantajları bulunmaktadır.


  1. Açık Cerrahi (Laparotomi):


Açık cerrahi, büyük bir kesiyle karın bölgesine erişim sağlar. Bu kesi genellikle karnın orta hattında, kasık bölgesinden veya göbek çevresinden yapılabilmektedir. Açık cerrahi, tümörün yayılma derecesini ve komşu organları etkileme durumunu daha iyi değerlendirebilir. Avantajları şunlar olabilir: – Cerrahın daha iyi görsel kontrolü sağlaması. – Büyük tümörleri ve yayılımı olan hastalarda daha etkili olması. – Gerekirse cerrahi müdahaleyi kolaylaştırabilmesi.

  1. Laparoskopik Cerrahi (Laparoskopi):

Laparoskopik cerrahi, küçük kesi veya deliklerden ince bir kamera ve cerrahi aletlerin yerleştirildiği bir cihaz (laparoskop) kullanılarak gerçekleştirilir. Bu yöntem, genellikle minimal invaziv cerrahi olarak adlandırılır ve açık cerrahiye kıyasla bazı avantajlara sahiptir: – Daha küçük kesiler gerektirir, bu da daha az ağrı, daha az kan kaybı ve daha kısa hastanede kalma süresi anlamına gelir. – İyileşme süreci genellikle daha hızlıdır. – Estetik olarak daha az belirgin izlere neden olabilir. Yumurtalık Kanseri Ameliyatı Doğurganlığı Etkiler mi? Ameliyat sırasında, tümörün yayılımı veya hastalığın ileri evresi nedeniyle yumurtalıkların çıkarılması gerekebilir. Yumurtalıkların çıkarılması, doğal olarak yumurta üretme yeteneğinizi etkiler ve doğurganlık üzerinde kalıcı bir etki yapar. Yumurtalıkların çıkarılması, menopozun başlamasına neden olabilir, özellikle ameliyat öncesi menopoz yaşına yaklaşmış olan kadınlarda. Bazı durumlarda, yumurtalık kanseri ameliyatı sırasında rahmin çıkarılması gerekebilir. Bu, doğal olarak gebelik olasılığını ortadan kaldırır. Genç kadınlarda, yumurtalık kanseri ameliyatı öncesinde veya sırasında, doğurganlığı korumak amacıyla bazı fertilite koruyucu cerrahi yöntemleri kullanılabilir. Örneğin, yumurtalıkların kısmen çıkarılması (parsiyel ooferektomi) veya yumurtalık dokusunun dondurulması (yumurtalık doku kriyoprezervasyonu) gibi yöntemler tercih edilebilir. Ancak bu seçenekler her hasta için uygun olmayabilir ve bireysel bir değerlendirme gerektirir. Doğurganlık üzerindeki etkileri minimize etmek veya doğurganlık koruma seçenekleri hakkında daha fazla bilgi almak için, yumurtalık kanseri teşhisi konmuş veya tedavi edilmekte olan kadınların bir jinekolog-onkolog veya üreme endokrinoloğu ile konuşmaları önemlidir. Bu uzmanlar, hastaların bireysel durumlarına uygun en iyi tedavi planını belirlemelerine yardımcı olabilir ve doğurganlık koruması konusunda danışmanlık sağlayabilirler. Yumurtalık kanseri ameliyatı sonrası yeniden kanser olma riski, birçok faktöre bağlıdır. Bu faktörler arasında tümörün evresi, tümörün histolojik özellikleri, tedavi yöntemleri ve kişisel sağlık durumu bulunmaktadır. Her hasta farklı olduğu için, yeniden kanser olma riski bireysel olarak değerlendirilmelidir. Bununla birlikte, aşağıda belirtilen önlemler, genel olarak yumurtalık kanseri ameliyatı sonrası yeniden kanser olma riskini azaltmaya yardımcı olabilir: 

  1. Takip ve kontrol: Ameliyat sonrası düzenli takip randevularına katılmak önemlidir. Bu takip randevularında, doktorunuz sizin için uygun olan testler ve görüntüleme yöntemlerini kullanarak tümörün tekrarlamasını veya yeni kanserlerin ortaya çıkmasını izleyebilir.


  1. Kemoterapi veya radyoterapi: Bazı durumlarda, ameliyat sonrası kemoterapi veya radyoterapi gibi tedaviler önerilebilir. Bu tedaviler, kanser hücrelerini yok etmeye veya kontrol altına almaya yardımcı olabilir. Tedavi planı, hastanın tümör özelliklerine ve evresine bağlı olarak belirlenir.


  1. Genetik testler: Bazı yumurtalık kanseri vakaları, genetik mutasyonlara bağlı olarak gelişebilir. Ailesel kanser sendromları veya BRCA1/BRCA2 gen mutasyonları gibi durumlar söz konusu olabilir. Eğer ailenizde veya kişisel öykünüzde bu tür risk faktörleri varsa, genetik danışma ve testler düşünülebilir. Bu, gelecekteki kanser riskinizi değerlendirmenize ve önleyici önlemler almanıza yardımcı olabilir.


  1. Sağlıklı yaşam tarzı: Sağlıklı yaşam tarzı seçimleri, kanser riskini azaltmaya yardımcı olabilir. Düzenli egzersiz yapmak, sağlıklı bir beslenme düzeni benimsemek, sigara ve alkol tüketimini sınırlamak gibi adımlar, genel sağlığınızı korumanıza ve kanser riskini azaltmanıza yardımcı olabilir.


  1. Hormonal tedavi: Bazı vakalarda, yumurtalık kanseri tedavisi sonrası hormonal tedavi önerilebilir. Hormonal tedavi, hormonların kanser hücrelerinin büyümesini ve yayılmasını kontrol etmeye yardımcı olabilir.

 Yumurtalık kanseri ameliyatı yöntemi, hastanın durumu, tümörün yayılımı, cerrahın deneyimi ve hastanın tercihleri göz önünde bulundurularak belirlenir. Doğum Kontrol Hapı Kullanmak Yumurtalık Kanseri Riskini Azaltır mı? Doğum kontrol hapı (oral kontraseptif) kullanımı yumurtalık kanseri riskini azaltabilir. Birçok araştırma, doğum kontrol hapı kullanan kadınların yumurtalık kanseri geliştirme riskinin, kullanmayanlara göre daha düşük olduğunu göstermiştir. Doğum kontrol hapları, yumurtlamayı engelleyerek ve hormon seviyelerini düzenleyerek çalışır. Yumurtlamayı önledikleri için yumurtalıklara olan maruziyeti azaltır ve bu da yumurtalık kanseri riskini azaltabilir. Ayrıca, doğum kontrol hapları, östrojen ve progesteron hormonlarının dengeli bir şekilde salgılanmasını sağlar. Bu hormonal denge, yumurtalık kanseri riskini azaltmada etkili olabilir. Ancak, doğum kontrol hapı kullanımının sağladığı koruma etkisi kişiden kişiye değişebilir ve bazı faktörlerin etkisi altında olabilir. Örneğin, doğum kontrol hapının uzun süreli kullanımı (5 yıl veya daha uzun süre) yumurtalık kanseri riskini daha da azaltabilir. Yine de, doğum kontrol hapının kullanımı bireysel bir karar olup, başka faktörleri de göz önünde bulundurmanız önemlidir. Yumurtalık kanseri ameliyatı sonrası kemoterapi alınır mı? Yumurtalık kanseri ameliyatı sonrası kemoterapi veya radyoterapi gibi tedavilere ihtiyaç duyulup duyulmayacağı, hastanın bireysel durumuna ve tümörün özelliklerine bağlıdır. Bu karar, bir jinekolog-onkolog tarafından hastanın tümör evresi, histolojik tipleri, hastalığın yayılımı ve diğer faktörler dikkate alınarak değerlendirilir. Kemoterapi veya radyoterapi gibi tedavilerin yumurtalık kanseri ameliyatı sonrasında kullanılması durumunda göz önünde bulundurulan bazı faktörler şu şekildedir:

  1. Tümör evresi: Yumurtalık kanseri, evreleme sistemi kullanılarak sınıflandırılır. Erken evre yumurtalık kanserinde (evre I-II), ameliyatın ardından tedavi genellikle tamamlayıcı bir kemoterapiye ihtiyaç duyulmadan yapılabilir. Ancak ileri evre yumurtalık kanseri (evre III-IV) durumunda, genellikle ameliyatın ardından kemoterapi tedavisi önerilir.
  2. Histolojik tipler: Yumurtalık kanserinin farklı histolojik tipleri vardır ve tedavi seçenekleri bu tiplere bağlı olarak değişebilir. Örneğin, yüksek dereceli seröz karsinomalar genellikle agresif bir tedavi rejimi gerektirirken, düşük dereceli müsinöz karsinomalar daha düşük bir rekürrens riskine sahip olabilir ve daha kısıtlı bir tedavi gerektirebilir.
  3. Hastalığın yayılımı: Yumurtalık kanseri yaygın olarak peritoneal bölgeye yayılabilir. Yayılım derecesi, tedavi seçeneklerini etkileyebilir. Ameliyat sırasında tümörün tam olarak çıkarılması mümkün olmayabilir veya hastalık diğer organlara yayılmış olabilir. Bu durumlarda kemoterapi, hastalığın yayılımını kontrol etmek veya yok etmek amacıyla kullanılabilir.
  4. Kişisel risk faktörleri: Hastanın yaş, genel sağlık durumu ve diğer tıbbi durumları gibi faktörler, tedavi seçeneklerini etkileyebilir. Örneğin, bazı hastalarda genetik mutasyonlar (BRCA1/BRCA2 gibi) bulunabilir ve bu durum tedavi planını etkileyebilir.

Ankara Yumurtalık Kanseri Ameliyatı Kanser ile mücadele eden bir hasta ve onun yakınında olanlar olarak, tedavinizi üstlenen hekimler ile açık ve dürüst bir diyaloğunuz olmalıdır. Size ne kadar önemsiz gözükürse gözüksün kafanıza takılan en ufak bir noktayı dahi sormak kendinizi özgür hissetmelisiniz. Doktorunuzla beraber, hemşireler, klinik psikologlar, sosyal hizmet sorumluları gibi birçok sağlık çalışanı daha sorularınızı cevaplamaya yardımcı olabilirler. Yumurtalık kanseri, ilk başta yumurtalık ve tüplerde başlayan ve çoğu zaman tüm karın zarını saran oldukça agresif bir kadın kanseridir. Tedavisinde doğru kişi tarafından doğru ve tam bir cerrahi yapılmasının son derece önem teşkil ettiği bu kanser tipinde, çoğu hastanın cerrahi sonrasında kemoterapi ile devam etmesi gerekecektir. Sizler için yumurtalık kanseriyle ilgili olan en doğru bilgiyi aktarmayı amaçlıyoruz. Sağlıkla kalın. Dr. Derman Başaran. YouTube kanalını ziyaret ederek detaylı bilgi alabilirsiniz: https://youtube.com/@DocDrDermanBasaran Web sitesinden de merak ettiğiniz konularla ilgili detaylı bilgi alabilirsiniz:

Yumurtalık kanseri tedavisi hakkında daha fazla bilgiye ulaşın.

Dr. Derman Başaran